tanığı dinlemek ne demek?
Hear evidence.
hear
- Öğrenmek
- Onaylamak
- İşitmek, duymak
- Dinlemek, kulak vermek
- Haber almak, mektup almak
- Sorguya çekmek, ifadesini almak
- İfadesini almak
tanığınız var mı
Are there any witnesses.
tanığa sorular sormak
Cross question.
dinlemek
- İşitmek için kulak vermek
- Birinin sözünü, öğüdünü kabul edip gereğince davranmak.
- Kulakla veya dinleme aletiyle hastayı muayene etmek
- Uymak, baş eğmek, itaat etmek.
Lend one's ear.
Lend an ear.
Listen.
Listen to.
Hear.
Obey.