tamped ne demek?
- Tıkanık
tıkanık
- Tıkanmış olan
- Konuşmama durumu
- Stopped up.
- Chokeed.
- Congested.
- Choked.
- Stopped.
- Obstructed.
- Clogged.
- Stuffed.
tamper
- Hile karıştırmak
- Rüşvetle kandırmak
- Değiştirip bozmak, oynamak
- Hafifçe vurarak bastıran kimse veya alet, sıkmaç.
- Karışmak, kurcalamak
tamper with
- Karıştırmak, kurcalamak, tahrif etmek, rüşvetle kandırmak, ayartmak