tab imtiyazı bağışlama selahiyeti ne demek?
- Bk. basma ayrıcalığı bağışlama yetkisi
basma ayrıcalığı bağışlama yetkisi
- Eski anlayışa göre siyasal güç iyesi olanın yetkisi.
Granting authority of printing privilege.
Autorité donation de privilège
tab
- Mizaç, huy, tabiat, karakter.
- Bası.
- Bk. basım
- Latife etmek, şaka yapmak. (Osmanlıca'da yazılışı: ta'b)
- Parıltı. Parlayıcı.
- "Parıldayan, parlayan, parlatan, aydınlatan" anlamlarına gelir ve birleşik kelimeler yapılır. Mesela: Alem-ta (Osmanlıca'da yazılışı: tab (-))
- Tabiat. Karakter.
Loose pendent part of a lady's garment; esp., one of a series of pendent squares forming an edge or border.
Short strip of material attached to or projecting from something in order to facilitate opening or identifying or handling it; 'pull the tab to open the can'; 'files with a red tab will be stored separately'; 'the collar has a tab with a button hole'.
Tab is the key you press to move the insertion point to the next indicated tab stop Word automatically sets tabs every half inch.
tab cetveli
Tab ruler.
imtiyaz
- Başkalarına tanınmayan özel, kişisel hak veya şart, ayrıcalık
- Fabrika kurmak, maden işletmek vb. için bir kişi veya kuruluşa devlet tarafından verilen özel izin.
- Gedik.
- Bk. ayrıcalık
- Diğerlerinden ayrılmak. Farklı olmak, benzerlerinden ayrılmak.
Privilege.
Concession.
Grant.
Franchise.
Prerogative.
bağışlama
- Bağışlamak işi, yarlıgama, mağfiret, gufran.
- Hibe etme.
- Birine karşılıksız bir şey vermek.
- Ödek almış güreşçiye haklarını geri verme.
- Hayatta olanlar arası bir sözleşme.
Forgiveness.
Pardon.
Donation.
Granting.
Remission.