tıkanarak ne demek?

  1. (en)Engorging

engorging

  1. Tıkanarak
  2. [engorge] tıkınmak, yutmak, tıkamak, fazla doldurmak

tıkan

  1. (en)[tıkanmak] be choked up, be stopped, come to a deadlock, be jammed, be stuffy, choke, choke up, clog, congest, deadlock, foul up, stifle, suffocate.

tıkanık

  1. Tıkanmış olan
  2. Konuşmama durumu
  3. (en)Stopped up.
  4. (en)Chokeed.
  5. (en)Congested.
  6. (en)Choked.
  7. (en)Stopped.
  8. (en)Obstructed.
  9. (en)Clogged.
  10. (en)Stuffed.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tıkantıkanıktıkanıklıktıkanıklıkları açan sıvıtıkanış
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın