tıkır tıkır yürümek ne demek?
- Patter.
tıkır
- Tıkırdayan, birbirine vuran, çarpan şeylerin çıkardığı ses.
- Para.
- Rattle.
- Click.
tıkır tıkır
- Düzenli bir biçimde, hiç ara vermeden, aksamadan
- At a rattling pace, rattling, perfectly.
tıkır
- Tıkırdayan, birbirine vuran, çarpan şeylerin çıkardığı ses.
- Para.
- Rattle.
- Click.
yürümek
- Adım atarak ilerlemek, gitmek
- Karada veya suda, herhangi bir yöne doğru sürekli olarak yer değiştirmek.
- Çocuk ayakları üzerinde gezecek duruma gelmek.
- Yayan gezmek, yayan gitmek
- Yol almak.
- Bir yere gelmek, bir yere ulaşmak, kaplamak.
- Üzerine doğru gitmek, akın etmek, saldırmak, hücum etmek.
- Faiz, hesap edilmek, işlemek.
- Stir one's stumps.
- Ankle.