sululuk ne demek?

  1. Sulu olma durumu.
  2. Yersiz şakalar yapma veya kadınlara tatsız iltifatlarda bulunma durumu

    Seyircilerin alışılmış sululuklarından, laf atmalarından kaçındıklarını gördü.

    T. Buğra
  3. (en)Wateriness.
  4. (en)Diluteness.
  5. (en)Juiciness.
  6. (en)Making stale.
  7. (en)Annoying jokes.
  8. (en)Freshness.
  9. (en)Impertinence.

sulu

  1. Suyu olan, içinde su bulunan, koyu karşıtı
  2. Suyu çok olan
  3. İçine su katılmış, sulandırılmış olan.
  4. Yersiz şakalar yapan, söz ve davranışları ile çevresini tedirgin eden veya gereksiz iltifatlarda bulunan (kimse)
  5. Su molekülleri ile kuşatılmış, hidratlanmış.
  6. (en)Member of the most prominent tribe of the Moro tribes, occupying the Sulu Archipelago; also, their language.
  7. (en)Watery.
  8. (en)Juicy.
  9. (en)Moist.
  10. (en)Hydrated.

sululuk etmek

  1. Cıvıklık etmek, ciddi davranmamak.

sulul

  1. Bozulup fena kokmak.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sululuk etmeksululsululaşmasululaşmaksulusulu ağızsulu alkol içmeksulu ayrışımsulu bileşimsulsulasula bassanasula piscatorsulahfat
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın