straight bond ne demek?
- Düz tahvil
düz
- Yatay durumda olan, eğik ve dik olmayan.
- Kıvrımlı olmayan, doğru.
- Yüzeyinde girinti çıkıntı olmayan, müstevi.
- Kısa ökçeli, ökçesiz (ayakkabı).
- Yayvan, altı derin olmayan.
- Kıvırcık veya dalgalı olmayan (saç).
- Yalın, sade, süssüz.
- Çizgisiz, desensiz ve tek renkli.
- Rakı.
- Düz rakı.
straight backed
- Düz arkalıklı
straight ahead
- Dosdoğru
bond
- Antrepoya koymak
- Tutturmak, yapıştırmak, bağlamak
- Bağ irtibat, rabıta
- İp, zincir
- Fertleri bir grup halinde bir araya getiren ilişki
- Yapışıklık
- Yapıştırıcı madde
- Mukaveler bono, senet, tahvilat
- Gümrüğü ödenmemiş malların hükümette muhafaza edilme durumu
- Kefalet
Türetilmiş Kelimeler (bis)
straight backedstraight aheadstraight and narrowstraight anglestraight as a diestraight awaystraightstraight collecting tubulestraight downstraight edgestrabikstrabismstrabismicstrabismometerstrabismusbondbond anglebond anticipation notesbond certificatebond coatbond creditorbond debtbond discountbond distancebond dividendbon appetitbon appetitebon motbon otubon ton