sprinkle ne demek?
- Serpmek
- Ekmek saçmak
- Çiselemek
- Serpinti
- Çisenti
- Serpiştirmek
- Sulamak, ıslatmak
serpmek
- Bir şeyi dağılacak biçimde dökmek, saçmak.
- Belli bir yere dağılacak biçimde dökmek
- Yağmur veya kar azar azar, ince ince yağmak, serpiştirmek.
- Vermek, saçmak.
- Bk. dağıtmak
Scatter.
Sprinkle.
To sprinkle.
To scatter.
Strew.
sprinkle loaded
- Püskürtmek
- Serpmek
sprinkle of
- Azıcık, bir tutam