spouting ne demek?
- Fışkıran, akan, sıçrayan, dökülen
spout
- Fışkırtmak, kuvvetle dışarıya atmak
- Heyecanla okumak: fışkırmak, feveran etmek
- Dili
- Fışkırtmak, püskürtmek, ezbere okumak, heyecanla okumak, yüksek sesle okumak, fışkırmak, püskürmek, tumturaklı konuşmak
spout hole
- Balinanın su fışkırtma deliği