spouter ne demek?

  1. Fışkıran petrol kuyusu
  2. Su fışkırtan balina
  3. Balina avlama gemisi
  4. Lugat paralayıcı kimse.
  5. Su fışkırtan balina, fışkıran petrol kuyusu, tumturaklı konuşan kimse

fışkıran

  1. (en)Gushing, gushy, salient.

spout

  1. Fışkırtmak, kuvvetle dışarıya atmak
  2. Heyecanla okumak: fışkırmak, feveran etmek
  3. Dili
  4. Fışkırtmak, püskürtmek, ezbere okumak, heyecanla okumak, yüksek sesle okumak, fışkırmak, püskürmek, tumturaklı konuşmak

spout hole

  1. Balinanın su fışkırtma deliği

Türetilmiş Kelimeler (bis)

spoutspout holespout of a fountainspoutingspousalspousalsspousespouse farespouselessspodspodespoditespodojenspodum
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın