sonra gelen yemek ne demek?
- Remove.
sonra gelen
- Following, latter, posterior, after.
sonra
- Daha ileri bir zamanda, müteakiben, önce karşıtı
- Daha uzak ve ileri bir yerde
- Makam, sıra, değer ve önemde arkada oluşu bildiren bir söz
- Yoksa, aksi hâlde.
- Arkadan gelen bölüm veya zaman.
- Later.
- After.
- Afterwards.
- Afterward.
- Thereafter.
gelen
- Gelme işini yapan (kimse veya nesne).
- Bir ışık kaynağından çıkıp bir aynanın yüzüne veya saydam bir cismin yüzeyine düşen (ışın).
- Coming.
- Incoming.
- Oncoming.
- Arriving.
- Reaching.
- Comer.
- Inbound.
- Who is coming.
yemek
- Yeme, karın doyurma işi
- Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam.
- Günün belli saatlerinde yenilen besin
- Konuklara yiyecek verilerek yapılan ağırlama
- Ağızda çiğneyerek yutmak
- Aşındırmak, kemirmek, oymak, delmek
- Isırmak.
- Batmak, çizmek, kaşındırmak, dalamak.
- Hoşa gitmeyen kötü bir duruma uğramak, tutulmak
- Hakkı olmayan ve kendisine yasak edilmiş bulunan bir şeyi kabul etmek.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sonra gelensonrasonra eklesonra gelmeksonra gözlemisonra meydana gelmeksonra olmaksonradasonradansonradan akla gelen düşüncesonson adamson ağırlıkson anson and heirgelengelen ağam giden paşamgelen ağam giden patamgelen aramagelen bağlantı noktasıgelen baytgelen bayt miktarıgelen becngelen çerçevegelen dalgagelegelebangeleborugelecege dogrugeleceğe bakmak