sociology of film ne demek?
- Sinema toplumbilimi
sinema
- Hareketi düzenli aralıklarla parçalara bölerek bunların resimlerini belirleme ve sonra bunları gösterici yardımıyla karanlık bir yerde, bir ekran üzerinde yansıtarak hareketi yeniden oluşturma işi.
- Film göstermeye yarayan özel bir makineyle görüntülerin beyaz perdeye yansıtıldığı salon veya yapı
- Güzel sanatların dalı olarak yansıtılmaya uygun olan filmleri gerçekleştirme ve yaratma sanatı, beyaz perde
- İzleyicilerin filmleri topluca görebilmeleri için özel olarak yapılmış yapı
- Herhangi bir devinimi, düzenli aralıklarla parçalara bölerek bunların resimlerini saptama, sonra bunları gösterici yardımıyla karanlık bir yerde görüntülük üzerine yansıtarak devinimi yeniden oluşturma işi
- Bir ülkedesinemayı oluşturmak üzere gerekli kuruluşların tümü,sinema işleyimi (bk.sinema işleyimi)
- Güzel sanatların bir dalı olaraksinema sanatı (bk.sinema sanatı). 5.sinemayı oluşturmak için yapılan çalışmaların tümü,sinemacılık (bk.sinemacılık)
- Bir ülkenin kendine özgü nitelikler taşıyan ulusalsineması. ("Sinema",sinematograf sözcüğünün kısaltmasıdır).
- Cinema.
- Movie theater.
sociology of family
- Aile toplumbilimi
sociology of art
- Sanat toplumbilimi
of
- Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
- Ugh!.
- In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
- Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
- Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
- Oil filters.
- Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
- Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
- Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
- Optional Form Source: US EPA.
film
- Sinema makinesiyle gösterilen eser.
- Fotoğrafçılıkta, radyografide ve sinemacılıkta resim çekmek için kullanılan, selülozdan, saydam, bükülebilir şerit.
- Sinemacılıkta, bir oyunun bütününü taşıyan şerit veya şeritlerin bütünü.
- Makinesiyle gösterilen eser.
- Camlara yapıştırılarak içerinin görünmesini engelleyen bir tür ince yaprak.
- Bk. yaygı
- Sinemafilmini gerçekleştirmekte kullanılan, selüloitten, saydam, esnek, bükülebilir, eni ve biçimi ölçünlere göre belirlenmiş kuşak; sinemanın ham özdeği
- Bunun, henüz alıcıda kullanılmamış, duyarkatı etkilenmemiş olanı, boşfilm
- Aynı kuşağın alıcıda kullanılmış, üzerinde gizli görüntü oluşmuş olanı, dolufilm
- (Genel anlamda) Göstericide kullanılmak üzere her şeyi hazır, tamamlanmamış sinema yapıtı. (Filmin siyah-beyaz, renkli, dar, geniş, sesli, sessiz, negatif, pozitif, vb. birçok çeşidi vardır; bunlar kendi maddelerinde ayrı ayrı gösterilmiştir).
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sociology of familysociology of artsociology of associationssociology of lawsociology of religionsociologysociology departmentsociology of televisionsociologicsociologic folkloresociologic icalsociologicalsociological lawsociolectsociolinguisticsociolinguisticsofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak