siraya sok ne demek?
Brought in line
brought
- Bring.
- Getirmek; vermek (ceza), kazandırmak, neden olmak; razı etmek, ikna etmek
siraya gir
Come into line
sirayet
- Yaygın duruma gelip tesir etme, etkisi altına alma, yayılma
- Hastalık başkalarına geçme, bulaşma
- Yayılma, dağılma
- Yayılmak, bulaşmak, geçmek.
Contagion.
Infection.
Spread of sth from one person to another.
Extension.
Taint.
sok
[Sillunu Oru Kaadhal] sock.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
siraya girsirayetsirayet etmeksirasira denetimisira istatistigisira kodusira seçimisirsir anthony vandycksir arnold edward trevor baxsir arthur sullivansir charles guthriesoksok parametresisokağa çıkma yasağısokağa dökülmeksokağa düşmeksokağı süpürmeksokaksokak ağzısokak baladısokak boyunca yürümeksoso amazed toso and soso asso as to