sinirli ne demek?
- İçinde sinir bulunan.
- Kolayca ve çabuk sinirlenen, asabi
İskele memuru, zayıf, kuru, sinirli bir adamdı.
S. F. Abasıyanık - Sinewed, sinewy.
- Angry.
- Belligerent.
- Black.
- Cranky.
- Cross.
- Edgy.
- Furious.
- Irascible.
- Jumpy.
- Ratty.
- Stormy.
- Tense.
- Sinewy.
- Quick-tempered.
- Hot-blooded.
- Testy.
- Surly.
- Peppery.
- Irritable.
- Easily angered.
- Prickly.
- On edge.
- Nervous.
- Quick to anger.
- Tense and irritable.
- Tendinous.
içinde
- Süresince, zarfında
- Ortamında
- ... ile dolu bir biçimde.
- Included.
- Inside of.
- Within.
- Inly.
- Therein.
- Inside.
- Among.
sinirli bakmak
- Scowl.
sinirli girdi çikti
- Limited input output