silahları selam vaziyetinde tutmak ne demek?
- Present arms
present
- Takdim etmek
- Takdim etmek, sunmak, arz etmek
- Şimdiki zaman
- Hediye, armağan.
- Tanıştırmak
- Huzura çıkarmak
- Göstermek
- Bir memuriyet için ismini arz etmek
- Hazır, mevcut
- Nişan almak present a person with a thing, present a thing to a person birisine bir şey sunmak
silahları bırakma
- Disarmament.
silahları bırakmak
- Lay down arms, capitulate.
selam
- Emniyet, huzur, selamet, esenlik, sağlık, sağlamlık.
- Selam: yüce Allah'ın isimlerinden, fani olmama, ze-valsizlik, her çeşit arıza ve hadiseden salim olmak. Her türlü tehlikeden koruyup selamete çıkaran.
- Esenleme
- Sonu iyi ve hayırlı çıkma
- Bir kimseyle karşılaşıldığında, birinin yanına gidildiğinde veya yanından uzaklaşıldığında kendisine söz ve işaretle bir nezaket gösterisi yapma, esenleme, merhaba.
- Esenlik, kurtuluş; maddi ve manevi her türlü zarardan, kötülüklerden ve korkudan uzak kalma; dünyevi musibetlerden ve ahiret azabından kurtulma.
- İnsanların birbirleriyle karşılaştıklarında kullandıkları yakınlık dostluk, saygı ifade eden söz, yaptıkları işaret veya hareket.
- Barış, rahatlık.
- Ayıplardan, afetten salim oluş. Selamet, emniyet. Sulh. Asayiş. Bütün korktuklarından emin olma.
- Greeting.