seller in a market ne demek?
- Pazarcı
pazarcı
- Değişik günlerde kurulan pazarlarda mal satan kimse.
- Seller in a market.
- Stallholder.
seller
- Satıcı, bayi
- Bayi, satıcı
- Satılabilecek bir şey
Seller boyası
- Metilen mavisi ve bazik fuksinin alkolde çözdürülmesiyle elde edilen ve kuduzun tanısında kullanılan, Negri cisimciklerinin mor-mavi zemin üzerinde kırmızı renkte görüldüğü bir çeşit histopatolojik boya.
- Seller's stain.
in
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
- Mağara.
- İnsan.
- Bkz. kovuk, mağara.
- Koyun pisliği
- (edat) içinde, -de, -da
- Lair.
- Cave.
- Hole.
- Burrow.
a
- Ülke, kurum ve yatırım araçlarının yüksek güvenilirlik aralığını gösteren ve derecelendirme kuruluşu tarafından verilen not. A'nın sayıları arttıkça güvenilirlik derecesi yükselir; işaret değişiklikleri her bir konum için olumlu veya olumsuz gelişmelere işaret eder (AA, AAA, A+, AA- vb).
- Yunanca yokluk ifade eden ön ek.
- Amper.
- Anot.
- Angström.
- Argon simgesi. (II)
- Kazanılmış bağışıklık yetmezlik sendromu.
- Bk. adres çözünümü iletişim kuralı
- AIDS.
- Association of Research-based Pharmaceutical Companies.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sellerSeller boyasıseller of branseller of broomsseller of candlesseller of ceramic objectseller of cloth remmantsseller of coffee beansseller of cressseller of dried nuts and fruitssellesellebafsellemsellemesellemehüsselaminin a bad conditionin a bad fixin a bad lightin a bad moodin a bad temperin a bad wayin a big hurryin a big wayin a bodyii 0i accepti adore youi agree