sınırlanmak ne demek?

  1. Sınır çekilmek.
  2. Belli bir sınır içinde bırakılmak, belirlenmek

    Şairlerimizin duygu, düşünce dünyası, Batılı ustalarının dünyalarıyla sınırlanmıştır.

    N. Cumalı
  3. (en)To be restricted.
  4. (en)To be circumscribed.

sınır

  1. Komşu il, ilçe, köy veya kişilerin topraklarını birbirinden ayıran çizgi.
  2. Bir şeyin yayılabileceği veya genişleyebileceği son çizgi, uç.
  3. Uç, son.
  4. İki komşu devletin topraklarını birbirinden ayıran çizgi, hudut.
  5. (en)Frontier.
  6. (en)Border.
  7. (en)Borderline.
  8. (en)Boundary.
  9. (en)Limit.
  10. (en)Borderland.

sınırlanma

  1. Sınırlanmak durumu.
  2. (en)Being restricted.

sınırlanmamış

  1. (en)Unlimited, open-ended, unreserved.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sınırlanmasınırlanmamışsınırlanmışsınırlanmış olmasınırlanabilirsınırlandırsınırlandıransınırlandıran şeysınırlandırıcı kuşaksınırlasınırlamasınırlama durumusınırlama ekisınırlama getirmek
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın