sınır kapısı ne demek?
- Gümrük kapısı.
- Border gate.
- Entry point.
gümrük
- Bir ülkenin giriş ve çıkışında gümrük denetim ve gözetiminin yapıldığı yer
- Bir ülkeye giren veya bir ülkeden çıkan mal ve eşya üzerinden alınan vergi.
- Bir verginin alınması işlemiyle uğraşan devlet kuruluşu.
- Eşya ve kişilerin ülke sınırlarından giriş ve çıkışlarında denetimlerinin yapıldığı ve vergilerin tahakkuk ettirildiği kamu kuruluşu.
- Bk.gümrük vergisi
- Customs, duty.
- Customs.
- Customhouse.
- Duty.
- Tariff.
sınır kağıdı
- Bk. köy sınır belgesi
sınır karakolu
- Sınır bölgesinde görev yapan kolluk gücü.
- Border commission.
- Frontier post.
kapı
- Osmanlı Devleti'nde resmi görev yeri
- Bir yere girip çıkarken geçilen ve açılıp kapanma düzeni olan duvar veya bölme açıklığı.
- Bu açıklıktaki açılıp kapanan kanat
- Devlet dairesi.
- Gelir, geçim, kısmet sağlayan yer, kaynak veya imkân
- Tavla oyununda iki pul üst üste getirilerek karşı oyuncunun o haneyi kullanmasına engel olunan yer.
- Gidere yol açan gereksinim.
- Ev gezmesi için gidilen yer.
- Door.
- Portal.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sınır kağıdısınır karakolusınır kavramsınır komşusu olmaksınır koşulusınırsınır açısınır akımısınır akımı yoğunluğusınır alayısınır boyusınır bölgesisınır çekmesınır çekmeksınır çizgilerisınıfsınıf 1 çözücüsınıf 2 çözücüsınıf 3 çözücüsınıf adedikapısı açıkkapısı açık olmakkapısına kilit vurmakkapısını aşındırmakkapısını çalmakkapısızkapısız kalmakkapısız leventkapısalkapıkapı açmakkapı adresikapı ağasıkapı ağzı