sürekli su verme ne demek?
- Continuous quenching
continuous
- Zincirleme
- Fasılasız
- Kesintisiz
- Aralıksız
- Devamlı, sürekli
- Devam eden
sürekli suç
- İşlendiği sırada suç niteliği kazanıpta o durumda uzayıp süregelen suç türlerinden biri.
- Continual offence.
- Durée, durabilité, continuer pénale
sürekli suverme
- Parçaların, sonsuz bir çelik kayış üzerine yerleştirilmesi yoluyle yapılan suverme işlemi.
su
- Yaşam kaynağı.
- Bu sıvıdan oluşan kitle, deniz, akarsu
- Meyve, sebze vb.nin sıkılmasıyla elde edilen sıvı.
- Bazı kokulu yaprak veya çiçekler imbikten çekilerek elde edilen kokulu sıvı.
- Yemeğin sulu bölümü
- Hidrojenle oksijenden oluşan, oda sıcaklığında sıvı durumunda bulunan, renksiz, kokusuz, tatsız madde, ab.
- Demir araçları ateşte kızdırdıktan sonra, suya daldırılarak sağlanılan sertlik.
- Sutaşı.
- Bkz. çay.
- H2O; yer yüzeyinin en büyük bölümünü oluşturan, kimyaca çok kalımlı, renksiz, kokusuz, tatsız sıvı.
verme
- Vermek işi.
- Evolution.
- Conferment.
- Lodgment.
- Rendering.
- Supply.
- Giving.
- Cession.
- Dation.
- Deliverance.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
sürekli suçsürekli suvermesürekli salım sistemisürekli salınımsürekli salıverilen farmasötiksürekli sayımsürekli sıcak daldırmayla galvanizlemesüreklisürekli acı varsürekli açındırma aygıtısürekli akımsürekli akıntısürekli akışsürekli akış sulamasısürekli asalaksürekli ateş etmeksürekli basımsüreksürek avısürekçisüresüre aşımısüre aşımına uğramıyan haksüre ayarlamasısüre bitimisusu ağzısu akarken testiyi doldurmalısu akciğerisu akışını düzenleyen araçsu akrebisu aktığı yere akarsu aktivitesisu alan deliksu alma teknesiss esS 2 propilpiperidinS A düğümS adenozil homosistein