row parity check ne demek?
- Satır boyu eşlik denetimi
- satır boyu eşlik denetimi
row
- Gürültülü bir şekilde kavga etmek.
- Hırgür.
- Kıyameti koparmak
- Kavga, patırtı, kargaşa
- Kavga çıkarmak
- Kavgaya karışmak.
- Sıra, saf, dizi
- Kürek çekmek, sandalla gezdirmek, kürekle donatmak.
- Sıra evler
- Sıra evleri olan sokak
row against the tide
- Akıntıya karşı kürek çekmek, güçlüklere karşı çabalamak.
parity
- Doğurganlık durumu
- Eşitlik, müsavat
- Tam benzerlik
- Denklik
- Benzerlik, parite
check
- Kontrol etmek, teftiş etmek, denetlemek.
- Karşılaştırmak, kontrol etmek, gözden geçirmek, denetlemek, çek yazmak, çek keşide etmek; durdurmak; şah demek; frenlemek, kısmak, alıkoymak, tutmak; gemlemek; kontrol işareti koymak, emanete bırakmak, karelerle kaplamak
- Durdurmak, birden durdurmak
- Engel olmak
- Kontrol altına almak
- Çek.
- Kontrol işareti koymak
- (lokantada) hesap
- Kare deseni ile kaplamak
- Emanet odasına teslim etmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
rowrow against the tiderow at net makingrow boatrow downrow matrixrow of a matrixrow of bricksrow on data cardrow rankro rubroaroachroadroad accidentparityparity bitparity checkparity conservationparity priceparity settingparity stripesparitarizmpariteparite kuruparitenin üstündeparitorparipari mutuelpari passupariahpariah dog