rove ne demek?
- Başıboş dolaşmak
- Avare dolaşmak
- Avare dolaşma
- Yarı bükülmüş iplik
- Göz veya delikten geçirmek
- Taramak
- İpliği çekip hafifçe bükmek
- Gezmek, dolaşmak
- Göz gezdirmek
başıboş
- Bir şeye veya kimseye bağlı olmayan
- Bağlanmamış, serbest bırakılmış
- Yönetimsiz, baskısız, denetimsiz bir biçimde
- Kendi isteğine göre, hiçbir etki altında kalmadan.
- Idle.
- Vagabond.
- Adrift.
- Footloose.
- Idled.
- Rambling.
rove about
- Başıboş dolaşmak, gezinmek, göz gezdirmek
rove beetle
- Kalkık kuyruk, zool