rastgele ne demek?

  1. Gelişigüzel

    Maazallah, birimize, kitaptan rastgele bir şey soracak olsa yandığımız gündü.

    H. Taner

    Bu özü susma ile tanımlamak pek kişisel, rastgele bir yargı kurmak oluyor.

    Nermi Uygur
  2. Seçmeden, iyisini kötüsünü ayırmadan, gelişigüzel, lalettayin.

    Asılanları deniz kenarında, rastgele atıldıkları çukurlar içinde kumluğa gömüyorlar.

    N. F. Kısakürek
  3. Her söze «rastgele» katarak konuşan gölge oyunu tipi. .
  4. (en)Random.
  5. (en)Casual / adj.
  6. (en)Desultory.
  7. (en)By fits and starts.
  8. (en)Haphazard.
  9. (en)Hit or miss.
  10. (en)Indiscriminate.
  11. (en)Passing.
  12. (en)Anyhow.

gelişigüzel

  1. Herhangi bir, özensiz, itinasız, baştan savma, rastgele, lalettayin.
  2. Üstünkörü
  3. (en)Hit-or-miss.
  4. (en)Casual.
  5. (en)Desultory.
  6. (en)Excursive.
  7. (en)Go-as-you-please.
  8. (en)Helter-skelter.
  9. (en)Hit-and-miss.
  10. (en)Indiscriminate.

rastgele dosya

  1. (en)Random file

rastgele hale getirme

  1. (en)Randomization

Türetilmiş Kelimeler (bis)

rastgele dosyarastgele hale getirmerastgele hatarastgele işe gelmemerastgele olayların birleşimirastgele olmarastgele örneklemrastgele örneklemerastgele sayırastgele sayı üretecirastrast gelmekrast getirmekrast gitmekrast nevruz
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın