prosecuting witness ne demek?
- Tanık olarak dinlenen mağdur
- Müşteki şahit
- Hem tanık hem davacı
prosecuting attorney
- Davacı avukatı
- İddia makamı avukatı
prosecuting counsel
- Davacı avukatı, iddia makamı avukatı
witness
- Müşahade etmek, şahit olmak
- Delil, burhan, hüccet, tanıt
- Şehadet etmek, tanıklık etmek
- Görmek, gözü ile görmek
- Şahit olmak, tanık olmak
- Şahit, tanık
- Şehadet, şahitlik, tanıklık