professed excuse ne demek?
- Bahane
bahane
- Bir şeyin gerçek sebebi gizlenerek ileri sürülen uydurma sebep
- Vesile. Sebeb.
- Excuse.
- Cover.
- Pretext.
- Allegation.
- Blind.
- Cavil.
- Cloak.
- Cop-out.
professed
- İddia edilen, savlanan
- Açıklanmış, alenen itiraf edilmiş
- Sözde.
- Açıkça söylenmiş, açık olan, itiraf edilmiş, iddia edilen, sözde
professedly
- Iddiaya göre
- Sözde.
- Açıkça, güya, açıktan açığa, itiraf ettiği gibi, iddiaya göre, sözde
excuse
- Kusuruna bakmamak
- Hoş görmek
- Göz yummak
- Mazur göstermek
- İzin vermek
- Bahane, sebep
- Özür, mazeret
- Özür dileme
- İzin verme, izin, hak verme.
- Affetmek, kusura bakmamak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
professedprofessedlyprofessprofessingprofessionprofesorprofesörprofesör tipindeprofesör tipli kimseprofesörceprofeminizmprofenprofermentexcuseexcuse fromexcuse meexcuse me a momentexcuse me this is not your berthexcuse me this is not your compartmentexcuse me this is not your seatexcuse me.excuse o.s.excusedexcusableexcusable homicideexcusable neglectexcusablenessexcusal