pressed ne demek?
- Press
- Sıkışmış
- Bastırılmış
- Sıkışık, sıkışmış, ütülenmiş, preslenmiş, sıkıştırılmış
press
- Baskı yapmak.
- Basmak
- Sıkıştırmak, zorlamak, üstüne düşmek, ısrar etmek.
- Zorla hizmete almak
- Askerliğe, özellikle bahriyeye zorla alma
- Basın, basılmış şeyler ve özellikle gazeteler
- Basın mensupları
- Gazete yazısı
- Bahriye hizmetine zorlamak
- Matbaa makinası
pressed caviar made of mullet roe
- Botarya
pressed down
- Basık