pour itself ne demek?
- Akmak (akarsu)
akmak
- Zaman çabuk geçmek.
- Karışmak, katılmak.
- Çabucak savuşmak, ortadan kaybolmak.
- Süzülmek, kaymak, kayarak geçmek
- Dolaşmak, cevelan etmek
- Dağılmak, yayılmak, birbirine karışmak
- Devam etmek, geçmek, intikal etmek
- Meyletmek
- Akın etmek, hücum etmek
- Sıvı maddeler veya çok ince taneli katı maddeler bir yerden başka bir yere doğru gitmek
pour it on
- Göklere çıkarmak, hızlandırmak
pour in
- Içine boşaltmak, içine dökmek
itself
- Kendi, kendisi, bizzat.
- Kendi, kendini, kendisi, bizzat, sadece