pouch ne demek?
- Cebe indirmek, yutmak
- Kese, torba
- Küçük para kesesi
- Hartuç kesesi
- Posta torbası
- Göz altında meydana gelen torba gibi şişkinlik
- Torbalanmak, torba gibi olmak
- Torbaya koymak, cebe indirmek
- Yutmak
- Torba veya kese husule getirmek.
cebe
- Silah.
- Cevşen.
- Bedeni düşman silahlarının etkisinden korumak için savaşta giyilen çok parçalı zırh, kalın meşinden giysi.
- Osmanlı Devleti'nde silah ihtiyacını karşılayan aracın adı.
- Savaşla ilgili silah ve araçlar.
- Silah, mühimmat, pusat.
- Zırh, zırhlı giysi.
- Kuyu içinden çıkan toprak ki, etrafına öbek öbek dökerler.
- Zincir veya halkadan örme zırh.
- Dalyanlarda kullanılan, sisaldan yapılan ve dalyan haznesi büyüklüğünde olan ağ.
pouch of douglas
- Douglas kesesi
pouch or sac
- Bursa