pounce ne demek?
- Üstüne atılmak, saldırmak, dalıvermek, toz serperek kurutmak
- Mürekkep kurutacak toz
- Kabartmalı bir düzeyin modelini çıkartmak için üzerine serpilen toz
- Toz serperek kurutmak veya cilâlamak.
- Yırtıcı kuş pençesi
- Saldırma, atılma, hamle
- Üzerine atılıp avlamak pounce at, pounce on birden üstüne atılmak, hamle etmek
- Ani olarak gelmek.
pounce at
- Birden üstüne atılmak
pouncet box
- Kapağı delikli bir cins parfüm kutusu.