peyker ne demek?
Kökeni: Farsça
- Yüz, surat.
- Çehre.
- Ay yüzlü.
peyke
- Genellikle eski iş yerlerinde ve evlerde bulunan, duvara bitişik alçak, tahta sedir, kerevet
- kuru kanepe, tahta sedir
- Tahta sedir.
- (backless, wooden) bench (set against a wall in a house or kahve).
peyk
- Uydu.
- Bir başkasına bağımlılığı olan.
- Bk. uydu
- Bk. Satellit
- Bir şeyin etrafında, ona tabi olarak dönen. Seyyare.
- Sattelite.
- Follower.
- Adherent.
- Henchman.
- Lackey.