peyda etmek ne demek?
- Çıkarmak, ortaya çıkarmak, edinmek.
Uzun boyu hafif bir kamburluk peyda etmiş.
H. C. Yalçın - To beget, to create.
peyda olmak
- Çıkmak, ortaya çıkmak, oluşmak.
- To appear, to spring up.
peyda
- Belli, açık.
- meydanda açıkta. hazır, mevcut
- Mevcud, var olan, açık, aşikar, meydanda olan.
- Manifest.
- Visible.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.