pergelleri açmak ne demek?

  1. Uzun adımlarla yürümek.
  2. Tkz. uzun adımlarla yürümek: “Kalem Şakir düştü peşine, öylesine açmıştı ki pergelleri, koridorun ortasında yakaladı.” -R. Ilgaz.
  3. (en)Step out, quicken one's pace.

uzun

  1. İki ucu arasında fazla uzaklık olan, kısa karşıtı.
  2. Başlangıcı ile bitimi arasında fazla zaman aralığı olan, çok süren
  3. Ayrıntılı, derinlemesine
  4. (en)Long.
  5. (en)Tall.
  6. (en)Lengthy.
  7. (en)Extended.
  8. (en)Prolonged.
  9. (en)Maxi.
  10. (en)Far-off.

pergelleme

  1. Pergellemek eylemi.

pergellemek

  1. Pergelle ölçmek.
  2. (en)To measure (something) with a pair of compasses.
  3. (en)To pace (a distance) off, measure (a distance) by pacing it off.
  4. (en)To think (something) through very carefully, consider all the angles of (a matter).

açmak

  1. Bir şeyi kapalı durumdan açık duruma getirmek
  2. Bir şeyin kapağını veya örtüsünü kaldırmak
  3. Engeli kaldırmak.
  4. Sarılmış, katlanmış, örtülmüş veya iliklenmiş olan şeyleri bu durumdan kurtarmak
  5. Bir şeyi, bir yeri oyarak veya kazarak çukur, delik oluşturmak.
  6. Tıkalı bir şeyi bu durumdan kurtarmak.
  7. Çevresini genişletmek.
  8. Birbirinden uzaklaştırmak.
  9. Almacı çalıştırmak için düğmeye basmak ya da düğmeyi çevirmek.
  10. (en)Offer.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

pergellemepergellemekpergelpergel ayağıpergel hareketipergel takımıaçmakaçmaaçma banyosuaçma düğmesiaçma kapamaaçma kapama belirteciaç acınaaç açaç aç ile yatınca arada dilenci doğaraç açık kalmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın