patırtıya pabuç bırakmamak ne demek?
- Önemli bir tehlike yaratmayacağını bildiği kışkırtmalara, yıldırmalara aldırmayıp bildiğini yapmak.
patırtı
- Herhangi bir biçimde veya ayakları yere kuvvetle basarak yürüme sonucu çıkan gürültü.
- Pat pat çıkan ses
- Gürültülü çalışma, arbede
- Clatter.
- Noise.
- Or pattern.
- Tumult.
- Disturbance.
- Bang.
- Shindy.
patırtı çıkarmak
- Kavgaya neden olmak, kavga çıkarmak.
- To kick up a row.
pabuç
- Ayakkabı
- Masa, sandalye vb. mobilyaların ayaklarına takılan metal veya plastik eklenti.
- İletken telleri elektrik birimlerine bağlayan veya cıvatalı bağlantıyı sağlayan parça.
- Bina kolonlarının temeldeki basma yüzeyinin geniş ve daha güçlü olarak yoğunlaştırılmış bölümü.
- Karartıcıda bulunan bobin boyunca kayarak ışığın voltajını indirip yükselten iletken.
- Bk. durduraç pabucu
- Shoe.
- Planchette
bırakmamak
- Form of bırakmak) not to leave, not to let go, keep hold of, hold on to, stick to, stand to, keep at, keep at smb., stay, stick.