passages ne demek?
- Geçit
geçit
- Geçmeye yarayan yer, geçecek yer
- İki dağ arasında dar ve uzun yol.
- Parçacık sayaçlarında birçok atım girdilerinden yalnız belirli bir erkesi olan öbeğe çıktı verecek biçimde düzenlenmiş çevrim.
- Bk. ağ geçidi
- Gangway.
- Gate.
- Access.
- Aisle.
- Alley.
- Approach.
passage
- Geçme, gitme
- Yol, tarik
- Boğaz, geçit
- Pasaj
- Yolculuk, seyahat
- Geçiş hakkı, müruriye
- Koridor, dehliz
- Bent, parça, paragraf, fıkra
- Bir tasarının kabul edilip yürürlüğe girmesi
- Bağırsakların işlemesi
passage boat
- Feribot, araba vapuru