paralyzed in the legs ne demek?
- Kötürüm
kötürüm
- Felçli, felç oluşmuş
- Yaşlılık veya sakatlık sebebiyle yürüyemeyen, ayağa kalkamayan (kimse)
- Yürüyemeyecek derecede sakat (bacak)
- İşleyemeyen, iş yapamayan.
- Gölge oyunun sakat tiplerinden biri. Çoğu kez dilenci olarak görünür. ,
- Crippled.
- Paralyzed in the legs.
- Paralyzed.
- Cripple.
paralyzed
- Kötürüm
paralyze
- Felç etmek, durdurmak, aksatmak
in
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk.
- Mağara.
- İnsan.
- Bkz. kovuk, mağara.
- Koyun pisliği
- (edat) içinde, -de, -da
- Lair.
- Cave.
- Hole.
- Burrow.
the
- Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
- O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
- Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)
Türetilmiş Kelimeler (bis)
paralyzedparalyzeparalyze ing iseparalyzantparalympicsparalysationparalyseparalysedparalyserparalagmaparalaksparalaks açısıparalaks bakımındanparalaktikinin a bad conditionin a bad fixin a bad lightin a bad moodin a bad temperin a bad wayin a big hurryin a big wayin a bodyii 0i accepti adore youi agree