paralel doğrular ne demek?
- Parallel lines.
- Droites parallèles
parallel
- Paralel yapmak, paralel olmak, karşılaştırmak, kıyaslamak
- Paralel, muvazi, koşut
- Aynı, benzer
- Aynı amaç veya sonuca yönelen birbirine paralel doğru veya düzeyler
- Benzerlik
- Nazire
- Coğr
- Paralel olarak koymak
- Kıyaslamak, mukayese etmek
- Benzer olmak, müşabih olmak.
paralel doğrular demeti
- Pencil of parallel lines.
- Faisceau de droites parallèles
paralel
- Yerküresi üzerinde çizildiği varsayılan, Ekvator'a paralel çemberlerden her biri.
- Yan yana ve birbirini kesmeden, birbirine kavuşmadan uzanıp giden (şeyler), koşut, muvazi
- Koşut.
- Bk. koşut
- Koşut
- Aynı yönde fakat eşit mesafeler ile birbirinden ayrılmış, birbirini kesmeyen.
- Aynı yönde aynı zamanda gelişen.
- Yun. Müvazi.
- Collateral.
- Equidistant.
doğru
- Bir ucundan öbür ucuna kadar yönü değişmeyen, eğri ve çarpık karşıtı.
- Gerçek, yalan olmayan.
- Akla, mantığa, gerçeğe veya kurala uygun
- Gerçek, hakikat
- İki nokta arasındaki en kısa çizgi.
- Yanlışsız, eksiksiz.
- Hiçbir yöne sapmadan, dosdoğru, doğruca.
- Yakın, yakınlarında
- Gerçeğe uygun olan.
- (Mantıkta) Düşünme yasalarına uygun olan.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
paralel doğrular demetiparalelparalel akımparalel akortlamaparalel antenparalel axisparalel bağlamaparalel bağlamakparalel barsparalel beslemeli jeneratörparalel çemberiparalectotypeparaleipsisparaleksiparalektotipparalagmaparalaksparalaks açısıparalaks bakımındanparalaktikdoğrular arasındaki uzaklıkdoğrular demetidoğrular yöntemidoğrularak oturmakdoğruladoğrulamdoğrulam kuramıdoğrulamadoğrulama ekranıdoğruldoğrudoğru açıdoğru akımdoğru akıma çevirmedoğru akıma çevirmek