parçalı düzgün eğri ne demek?
- Düzgün eğrilerin birleşiminden oluşturulmuş bir eğri.
- Piecewise smooth curve.
- Courbe différentiable par morceaux
parçalı
- Birden çok parçadan oluşmuş.
- In piece.
- Pieced.
- Sectional.
- Partite.
- Splintery.
- Bitty.
- In parts.
- Sth made up of pieces.
- Patchwork.
parçalı aytutulması
- Ay'ın yalnız bir parçasının Yer'in gölge konisine girip çıkması sonucu görülen, Ay tekerinin yalnız bir parçasının kararıp tekrar açılması olayı.
- Partial eclipse of the Moon.
- Éclipse partielle de la lune
düzgün
- İntizamlı, nizamlı.
- Düzeltilmiş, tesviye edilmiş.
- İyi düzen verilmiş.
- Yolunda, rayında.
- Doğru ve pürüzsüz, muntazam.
- Eksiksiz ve yerli yerinde, düzenli, kusursuz, insicamlı, rabıtalı, muntazam.
- Kurala uygun olarak, kusursuz bir biçimde.
- Kenar veya ayrıtları ile açıları birbirine eşit olan (biçim).
- Fondöten; dadınların, teni pürüzsüz göstermesi, renk vermesi için yüzlerine sürdükleri yarı sıvı veya boyalı krem.
- Girintisi, çıkıntısı, pürüzü olmayan.
eğri
- Doğru veya düz olmayan, bir noktasında yön değiştiren, çarpık, münhani, doğru karşıtı.
- Yay gibi kavislenmiş, eğmeçli, mukavves.
- Yatay veya düşey olmayan, bütünüyle bir yana eğilmiş bulunan, eğik, mail.
- Yanlış bir biçimde
- Bir olayın şiddetindeki azalış ve çoğalışları gösteren çizgi.
- Doğru veya düz olmayan çizgi, yüzey.
- Bk. kavis
- Bir özelliğin yeğinliğindeki değişimleri özetleyen çizgi.
- Curve.
- Crooked.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
parçalıparçalı aytutulmasıparçalı baskı silindiriparçalı bohçaparçalı bohça gibiparçalı bulmacaparçalı bulutlu gökyüzüparçalı çemberparçalı doğrusal fonksiyonparçalı güntutulmasıparçalaparçalamaparçalamakparçalamamakparçalandüzgündüzgün 1 formdüzgün akışdüzgün altıgendüzgün biçimdüzgün bir v dönüşümü üstünde vektör alanıdüzgün çokgendüzgün deyimdüzgün dışbükey uzaydüzgün eğridüzgüdüzgü grameridüzgü kiplerdüzgülemedüzgüler mantığı