pale complexioned ne demek?
- Soluk benizli
soluk
- Akciğerlere çekilen, akciğerlerden atılan hava veya ciğerlere hava alıp verme, nefes
- Dikkat çekici, çarpıcı yanları olan kimse veya şey.
- Tarz.
- Donuk bir beyazlığı olan, rengi atmış olan, solmuş, uçuk
- Parlaklığını, gücünü yitirmiş (ışık)
- Rengi atmış olan.
- Dimmed.
- Pale.
- Colorless.
- Colourless.
pale
- Sınırlandırmak
- Kazık çakmak, kazığa oturtmak
- Soluk, solgun
- Sivri uçlu kazık, parmaklık çubuğu
- Etrafı parmaklık veya çitle çevrilmiş yer
- Belirli kimselerin oturmasına tahsis edilmiş mıntıka
- Hudut, sınır
- Solmak, rengi atmak, rengi solmak, sönük kalmak, soldurmak
- Yetki
- Sınırlandırılmış herhangi bir şey
pale açisi
- Blade angle
complexioned
- -benizli, belli bir cilt türü veya yüz rengi olan (başka kelimelerle kombinasyon halinde kullanılan)