olasısız say ne demek?
- Consider unlikely
consider
- Dikkate almak
- Fikrinde olmak
- Saygı göstermek
- Düşünmek
- Göz önünde tutmak
- Üzerinde düşünmek
- Mütalaa etmek, dikkate almak
- Saymak, hürmet etmek
- Merhamet etmek
- Farz etmek
olasısızlık
- Unlikelihood
olası
- Görünüşe göre olacağı sanılan, muhtemel, mümkün.
- Olması umulan,olasılık kuramındaolasılığı sıfırdan büyük olan.
- On the cards.
- Liable.
- Within the bounds of possibili.
- Allowable.
- Conceivable.
- Presumptive.
- Subject.
- On the cards muhtemel.
say
- Düz, ince, yassı taş
- Çalışma, emek.
- Hac ibadeti sırasında Safa ile Merve tepeleri arasında gidip gelme.
- Düz, tabaka biçiminde, ince yassı taş.
- İri, büyük kaya.
- Arkadaş
- Su kaynağı.
- Elçi.
- Suyun akması.
- Çalışma, Çalışıp çabalama. Gayret sarfetme. Bir maksadın meydana gelmesi için elden geleni yapma. (Osmanlıca'da yazılışı: sa'y)