nispeten ne demek?
Kökeni: Arapça (nisbeten)
- Göre, kıyaslayarak, oranla
Böylece hem kızı almaya taksiyle gelmiş olacak hem de taksiye nispeten daha az para ödemiş olacaktı.
Ç. Altan - Bir dereceye kadar, oldukça, nispetle
Keza, kaç zamandır apartman sakinlerine illallah dedirten çöp kokusunun nispeten en az hissedildiği yer de gene burasıydı.
Elif Şafak - Bir dereceye kadar, oldukça.
In some degree.
In proportion to.
In comparision with.
Comparatively.
Beside.
Relatively.
In comparison.
In proporation.
In comparison with.
In comparison to.
nispet
- Oran
- Bağıntı, ilgi, ilinti.
- Kıskandırmak veya üzmek için.
- Birini üzmek için veya inat olsun diye yapılan iş.
- Bk. oran
Measure.
Rate.
Ratio.
Propotion.
Relationship.
nispet eki
- Sıfat yapmak üzere isimlere getirilen ek, nispet i'si, yayınispi.
- Bazı yabancı adların anlamlarına bağlı yabancı sıfatlar kuran ek: Millî, ilmî, sıhhî, nebatî, limonî, edebî, mülkî vb. Bazı Türkçe sözcüklere de bu ek getirilmektedir: Gümüşî, altunî gibi.
Suffix of relation.
Suffixe de relation