nişanlanış ne demek?
- Nişanlanma işi veya biçimi.
- Benzer iki şeyi bir araya getirmek.
- Ses ile görüntü arasında gerekli bağı sağlamak.
nişanlanma
- Bir erkekle bir kadının ileride birbirleriyle evlenmek için yaptıkları sözleşme.
- Nişanlanmak işi.
- Yavuklanma,
Engagement.
Becoming engaged.
Affiance.
Betrothal.
nişanlanmak
- Nişanlı duruma gelmek, adaklanmak.
- Evlenmeye söz verme belirtisi olarak nişan yüzüğü takmak
Get engaged.
Be engaged.
Betroth oneself.
Espouse.
Affiance.
Betroth.
To get engaged.
To be marked.