nezaret altında ne demek?
- On probation.
on
- Dokuzdan sonra gelen sayının adı.
- Bu sayıyı gösteren 10, X rakamlarının adı.
- Dokuzdan bir artık.
- Ketonları gösteren son ek, propanon (dimetil keton): 2-bütanon (etil metil keton) gibi.
- -one.
- Deca-.
- In progress; proceeding; as, a game is on.
- In operation or operational; 'left the oven on'; 'the switch is in the on position' planned or scheduled; 'the picnic is on, rain or shine'; 'we have nothing on for Friday night' indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?' in a state required for something to function or be effective; 'turn the lights on'; 'get a load on'.
- With a forward motion; 'we drove along admiring the view'; 'the horse trotted along at a steady pace'; 'the circus traveled on to the next city'; 'move along'; 'march on'.
- Indicates continuity or persistence or concentration; 'his spirit lives on'; 'shall I read on?'.
nezaret altina al
- Take in charge
nezaret
- Bakma, gözetme, gözetim.
- Gözaltı. Güvenlik kuvvetlerince belli bir süre, belli bir yerde alıkonma.
- Nezarethane
- Bakanlık.
- Görü.
- Gözetim. ~ makamı: gözetim katı, gözetim orunu.
- Bk. gözetim
- (Nedaret) Tazelik. Parlaklık. Letafet.
- (Nazar. dan) Bakmak, seyir, bakış.
- Custody.
altında
- Sahnenin seyirciye yakın kesimi. bk. sahne aşağısı.
- Yüksek bir yerden geniş bir alanı görür durumda.
- Under.
- Down.
- Beneath.
- Underneath.
- Down below.
- Below smb.
- Neath.
- Hypo.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
nezaret altina alnezaretnezaret etmeknezaretçinezarete almaknezarethanenezaretlinezaretsiznezarenezanezafetnezahatnezahattinnezahetneznez halialtındaaltında ezilmekaltında imza bulunanaltında kalmakaltında kalmamakaltında olmakaltında toplanmakaltında yatanaltında yatan nedenaltında yatmakaltınaltın adamaltın adı pul oldu, kız adı dul oldualtın adını bakır etmekaltın ağacı