necessity and chance ne demek?
- Zorunluluk ve rastlantı
zorunluluk
- Olması gerekme, olduğundan başka olmama, zorunlu olma, mecburiyet, zaruret, ıstırar, zorunluk, olumsallık karşıtı
- Olduğundan başka olamama durumu. 1- Mantıksal-matematikselzorunluluk: Kavramların ve önermelerin mantıksal bağlantısında ve çıkarımlarında bulunur; düşünce bakımından zorunlu doğrular -> çelişmezlik ilkesine dayanan doğrulardır; çeişiği düşünülemeyen doğrulardır; bu anlamda zorunlu, çelişmeye düşmeden başka türlü düşünülemez olan şey. 2- Fizikselzorunluluk: Neden-etki bağlantısındakizorunluluk ( doğa yasaları). 3- Ahlaksalzorunluluk= Bir toplumda yürürlükte olan ahlak yasalarına uyma zorunluluğu. Burada doğal birzorunluluk değil, gereklilik söz konusu olduğundan ahlaksalzorunluluk yükümlülük biçiminde kendini gösterir.
- Burden.
- Essentiality.
- Exigence.
- Exigency.
- Imperative.
- Incumbency.
- Indispensability.
- Necessity.
necessity
- Gerek, gereklilik
- Gerekseme, lüzum
- Gerekli şey
- İhtiyaç, zaruret
- Kaçınılmaz durum
- Gereken, zorunluluk
necessity goods
- Ihtıyat malları
and
- Yemin içmek, yemin etmek.
- (İngilizce) ve, ile, de
- (bağlaç) ve, de, ile
chance
- Olanak, ihtimal
- Fırsat
- Talih, şans
- Riske girmek, göze almak, denemek
- Şans eseri olmak, tesadüfen olmak
- Kısmet
- Kader
- Risk
- Rast gelmek
- Olasılık
Türetilmiş Kelimeler (bis)
necessitynecessity goodsnecessity is the mother of inventionnecessitariannecessitarianismnecessitatenecessitate tonecessitationnecessariesnecessarilynecessarinessnecessarynecessary and sufficient conditionnecesandand a bitand a halfand a lot moreand alsoand b printingand b windingand connectiveand d speedand dağlarıanan abbreviated signaturean abbreviation of carabineran abbreviation of kilograman absolute must