ne yani ne demek?
So what?.
so
- Böyle, şöyle, öyle, bu suretle. Böylece, öylece.
- Kadar, pek, öyleki, çok, kadar, böyle, öyle, şöyle, de, da, aynen, böylece, demek, demek ki
- Bu veya şu sebepten. Bu/o yüzden, bundan/ondan dolayı; bunun/onun sonucunda
- Bu kadar
- Şu kadar
- Bu cihetle, bu münasebetle
- Pek âlâ, pek iyi
- Kadar, sanki
- Çok
- Pek çok
ne yapacağı belli olmaz
Unpredictable.
ne yapacağını bilememek
Lose one's bearings, be at a loss.
yani
- "Demek, şu demek ki" anlamlarında bir söz
- "Sözün kısası, doğrusu" anlamlarında bir söz
Namely.
Scil.
Scilicet.
Videlicet.
To wit.
That is.
That is to say.
So to speak.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
ne yapacağı belli olmazne yapacağını bilememekne yapacağını bilemez bir haldene yapacağını bilemez haldene yapacağını bilmekne ... ne ...ne ... ne dene alane ala memleketne alemnene alırdınızne altını bırakmak ne üstününe aptalca şeyne aramıştınıznn an açık yuvarn ağırlıkn aminotridekanyaniyani şöyle kiyanici solventyanik çelikyaniltici olarakyaniltilmisyaniltma sinyaliyaninayanivyanyan açısıyan adımyan adımlaryan anlam