nasip ne demek?
Kökeni: Arapça
- Birinin payına düşen şey.
- Bir kimsenin elde edebildiği, sahip olabildiği şey
Türk'e ve Türk vatanına bir kurtuluş nasip ise onu gene Mehmetçiklerden beklemeliyiz.
A. Gündüz - Kısmet, talih, baht.
Her insanın bu yaşlardaki nasibi yalnızlıktır.
A. M. Dranas - Günlük kazanç.
- Pay, hisse.
- Tanrı´nın kısmet ettiği şey.
- Grant.
- Foreordination.
- Privilege.
- Portion.
- Share.
- Destiny.
- Luck.
- One's slot.
- One's share.
- That which is allotted one by God.
nasip almak
- (bektaşilikte) tarikata girme töreni yapılmak.
nasip etmek
- Fırsat vermek.
- Eriştirmek
- To grant.