nakavt etmek ne demek?
- Yumrukoyununda nakavtla yenmek.
- Knock out, out, kayo.
nakavt eden yumruk
- Haymaker.
nakavt fare
- Knockout mouse.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.