muhtar ne demek?
Kökeni: Arapça
- Köy ve mahallenin yasalarla belirtilmiş işlerini yürütmek için o köy veya mahallede oturanların seçtikleri kimse.
Bir sabah kalktım, sofaya muhtar önde bütün köylü yığılmış.
H. E. Adıvar - Özerk.
Milletin ağzı torba değil ki, iki gözüm, dikesin. Herkes dilediği hikmeti savurmakta muhtardır.
N. Hikmet - İhtiyar eden, seçilmiş, seçkin. hareketinde serbest olan, istediği gibi davranan, dilediğini yapan.
- Köy ya da mahalle işlerine bakmak için halkın seçtiği kimse.
- Davranışlarında özgür olan, dilediğini yapan.
- Her işe burnunu sokan.
- Seçilmiş, seçkin.
- Seçilmiş olan.
- İhtiyar eden.
- Bk. özerk
- Demarch.
- Reeve.
- Village headman.
- Autonomous.
- Self-governing.
- Autonomous özerk.
özerk
- Ayrı bir yasaya bağlı olarak kendi kendini yönetme yetkisi olan (kuruluş, devlet vb.), muhtar, otonom.
- Yönetim bakımından kimi koşullar altında bağımsız hareket eden (eğitim kurumu).
- Ahlâk, ilişki ve davranışlarında usun yol göstericiliğini tanıyan (kimse).
- Autarchic.
- Autonomous muhtar.
- Otonom.
- Autonomous.
muhtar arazi
- Bk. özerk bölge
muhtar kütüphane
- Bk. özerk kitaplık