muhlis ne demek?
Kökeni: Arapça
- Halis, katıksız. dostluğu, samimiliği ve her hali içten gönülden olan.
- İbadeti yalnız Allah için yapan, O'na tahsis eden.
- Dostluğunda ve inançlarında içten olan.
- Saç ve sakalına kır düşmüş olan kimse.
- İçten, samimi, dost canlısı.
- Katkısız, halis.
- Sincere; devout, warmly devoted.
muhlisane
- Halisane. Samimi olarak. Dostlukla. Riyasızlıkla. (Osmanlıca'da yazılışı: muhlisâne)
muhlise
- İçten, samimi, dost canlısı.
- Katkısız, halis.
- (bkz. muhlis)