muhasara etmek ne demek?
- Kuşatmak.
- To besiege, to beleaguer.
muhasara
- Kuşatma.
- Çevirme.
- Etraftan çevirmek. Kuşatmak. Düşmanı etraftan sarmak. Abluka etmek.
muhasama
- (Muhasamet) (C.: Muhasamat) Muhalefet. İki taraf arasındaki düşmanlık. Birbiri ile çekişmek. Birbirine husumet etmek.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
- Step.
- Say.