meydanı harb ne demek?
- Savaş meydanı, muharebe alanı, harp meydanı. (Osmanlıca'da yazılışı: meydan-ı harb)
meydanı haşir
- Haşir meydanı. Haşrin yeri.(Sual: Meydan-ı Haşir nerededir?Elcevab: $ Halik-ı Hakim'in herşeyde gösterdiği hikmet-i aliye, hatta tek küçük bir şey'e, çok büyük hikmetleri takmasiyle tasrih derecesinde işaret ediyor ki: Küre-i Arz; serseriyane, bad-ı heva azim bir daireyi çizmiyor.. belki mühim bir şey etrafında dönüyor ve meydan-ı ekberin daire-i muhitasını çiziyor, gösteriyor. Ve bir meşher-i azimin etrafında gezip, mahsulat-ı maneviyesini ona devrediyor ki, ileride o meşherde, enzar-ı nas önünde gösterilecektir. Demek, yirmibeş bin seneye karib bir daire-i muhitanın içinde, rivayete binaen Şam-ı Şerif kıt'ası bir çekirdek hükmünde olarak o daireyi dolduracak, bir meydan-ı haşir bastedilecektir. Küre-i Arzın bütün manevi mahsulatı, şimdilik perde-i gayb altında olan o meydanın defterlerine ve elvahlarına gönderiliyor ve ileride meydan açıldığı vakit, sekenesini de yine o meydana dökecek; o manevi mahsulatları da, gaibden şehadete geçecektir. Evet Küre-i Arz; bir tarla, bir çeşme, bir ölçek hükmünde olarak o meydan-ı ekberi dolduracak kadar mahsulat vermiş ve onu istiab edecek mahlukat ondan akmış ve onu imla edecek masnuat ondan çıkmış. Demek Küre-i Arz bir çekirdek ve meydan-ı haşir, içindekilerle beraber bir ağaçtır, bir sünbüldür ve bir mahzendir. Evet, nasılki nurani bir nokta, sür'at-i hareketiyle nurani bir hat olur veya bir daire olur. Öyle de: Küre-i Arz; sür'atli, hikmetli hareketiyle bir daire-i vücudun temessülüne ve o daire-i vücud mahsulatiyle beraber, bir meydan-ı haşr-i ekberin teşekkülüne medardır. $ M.) (Osmanlıca'da yazılışı: meydan-ı haşir)
meydanı boş bulmak
- Kendisini engelleyecek kimse görmeyerek aşırı davranışlarda bulunmak.
- To do whatever he wants in the absence of rivals.
harb
- İki veya daha çok devletin birbirleriyle siyasi alakaları keserek silahlı kuvvetlerle çarpışmaları, vuruşmaları.