malik olmak ne demek?
- Sahip olmak.
Kuvvetli bir aktör hançeresine malik olmak lazımdı.
H. F. Ozansoy - To have.
- To possess.
- Hold.
sahip
- Herhangi bir şey üstünde mülkiyeti olan, onu yasaya uygun bir biçimde dilediği gibi kullanabilen kimse, iye, malik
- Herhangi bir niteliği olan kimse, ehil.
- Bir iş yapmış, üstlenmiş veya bir eser ortaya koymuş kimse
- Koruyan, arka çıkan, gözeten kimse.
- İye, sahip.
- Koruyan gözeten.
- Bir iş yapmış olan.
- Herhangi bir niteliği olan.
- Bk. iye
- Endowed with.
malik olmamak
- Lack
malik olan
- Possessive
olmak
- Meydana gelmek, varlık kazanmak, vuku bulmak
- Gerçekleşmek veya yapılmak.
- Bir görev, makam, san veya nitelik kazanmak
- Bir şeyi elde etmek, edinmek
- Bir durumdan başka bir duruma geçmek.
- Herhangi bir durumda bulunmak.
- Uygun düşmek, yerinde görülmek.
- Yetişmek, olgunlaşmak.
- Happen.
- Become.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
malik olmamakmalik olanmalikmalikanemalikane divanımalikane kahyasımalikane köşkümalikane sahibimalikane timarımalikanenin hanımımalimali açıkmali akroanjiyomatozumali analistmali aracıolmakolmak istiyorolmak üzereolmak üzere olanolmaksızınolmaktaolmakta olanolmaktan çok uzakolmaolma ihtimali çok uzak istekolmadanolmadan da yapabilmekolmadan yapmak